"Şampiyonluğun En Büyük Adayı Galatasaray"

Tarihinde ilk kez yükseldiği Beko Basketbol Ligi'nde sezonu 11 galibiyetle onikinci sırada tamamlayan Hacettepe Üniversitesi'nin başarılı skoreri Murat Kaya, Ankara'nın önemli spor sitelerinden olan legospor06 blog sitesinde yer alan röportajında, geride bıraktığımız sezonu değerlendirdi. Bu sezon Başkent ekibinin hem skor hemde saha içi liderliği anlamında öne çıkan ismi olan ve takımın hücumlarında gerçek oyun kurucu olarak izlediğimiz Murat Kaya, suskun geçen bir sezonun ardından bu sezonki çıkışını Ankara ekibindeki huzurlu ortamına bağladı..

Bu sezon Beko Basketbol Ligi'nde 29 maçta forma giyen ve 28.1 dakika ortalama ile mücadele ettiği bu maçlarda; 10.5 sayı, 2 ribaund ve 3.4 asist ortalamaları yakalayan Murat Kaya, 44/132 üçlük yüzdesiyle de takımına önemli katkılar yapmıştı. Başarılı oyuncu ile yapılan röportaj ve Murat Kaya'nın görüşleri şu şekilde:


Öncelikle sizden bir sezon değerlendirmesi alalım, 1. Ligdeki ilk sezonunu yaşayan Hacettepe Üniversitesi’nde 2011-2012 sezonu nasıl geçti?

Bu sene ilk defa 1. lige çıkmış bir takım için fena geçmedi diyebiliriz. Son haftaya kadar ilk 8 şansımızı sürdürmek istiyorduk. Özellikle ilk yarıda kaybettiğimiz Telekom, Erdemir ve Antalya maçlarını çok talihsiz bir şekilde kaybettik. O mağlubiyetlerde bizim ligdeki sıralamamızı etkiledi. Sezon başında bu takım her ne kadar Play-off hedefiyle kurulmuş bir takım olsa da bu sene Beko Basketbol liginin seviyesinin çok üst seviyeye çıktığını düşünürsek, sıralamada iyi bir yerde bitirdik diyebiliriz.


Kişisel performansına gelirsek, Milli takımın çeşitli kategorilerinde forma giydin. Galatasaray formasıyla çok başarılı geçen sezonların oldu. Ama geçen sene Bornova Belediyesi’nde verimsiz bir sezon geçirmiştin. Bu sene ise takımın asist lideri ve sayı yükünü çeken isimlerin başında geliyorsun. Bu değişimi neye bağlıyorsun?

İzmir’deki performans düşüklüğüm, mutlaka benden de kaynaklanıyordur ama oradaki insanlarla anlaşamamam yüzünden kendimi orada hiç bir zaman rahat hissedemedim. İstediğim basketbol ortamını orada bir türlü bulamadım. Yaz'ın Ankara’ya geldiğimde de özelliklerimi kaybetmiş durumdaydım. Ancak Yardımcı hocamız Burak Gören ve Başantrenörümüz Alp Bayramoğlu bana çok inanıyorlardı ve beni eski performansıma döndürmek için yoğun çaba sarfettiler. Diğer yardımcı Hocamız Mutlu Hoca’da benim Büyük Kolej’den antrenörümdü ve neler yapabildiğimi bildikleri için eski meziyetlerime kavuşmamı sağladılar.Kötü dönemlerimde bile hep yanımda oldular. İkinci yarıyla birlikte de ölü toprağını üstümden attığımı düşünüyorum. Tabi yeterli değil ama geçen sene bu kadar kötü geçtikten sonra bu sene fena bir sezon geçirmedim diyebilirim.


Bu sene takımın asist liderisin. Büyük Kolej’de kariyerinin ilk yıllarında da oyun kurucu olarak oynadığını biliyoruz. Kariyerinin geliştiği 2 numara pozisyonunda mı, yoksa oyun kurucu pozisyonunu mu tercih edersin?

Evet kariyerimin ilk yılında oyun kurucu pozisyonunda oynatıldım. 2 numarada da oyun kurucu ve asist özelliklerimi gösterdiğim için çokta oyun kurucu pozisyonunda zorlanmadım. Alp Hoca aslında beni bu sezon ortasında 1. oyun kurucumuz Sherron Collins gidince, ara ara da olsa 1 numaralı pozisyonda oynattı ama bu seneki asist katkısını tamamen kendi pozisyonum gereği sağladım. O yüzden kendimi 2 numaralı pozisyonda daha rahat hissediyorum.


Galatasaray’da basketbol oynadığınız 5 sezon boyunca kariyerinizin zirvesindeydiniz. Eski takımınız bu sene özellikle Eurolig’de şaşırtıcı bir sezon geçirdi. Sarı-kırmızılıların bu seneki performansını nasıl buluyorsun?

Galatasaray’ın Eurolig’deki ilk sezonu olduğu için tabi böyle bir başarı beklenmiyordu. Ama ligde gösterdiği performansı şaşırtıcı değil. Avrupa’da gösterdiği başarılı performans,taraftarının müthiş desteğiyle doğru orantılıydı. Avrupa’nın en önemli iki takımından biri olan CSKA’yı yenip, Barcelona’ya da son anlarda kaybettikleri maçta taraftarın desteği müthişti. Ligde de en doğru, en disiplinli basketbolu oynayan Galatasaray’ı şampiyonluğun en büyük adayı olarak görüyorum.


Son olarak kaptan Hüseyin Beşok’a sorduğum soruyu yinelemek istiyorum. 1990’lı yıllarda çok yetenekli kısa oyuncular yetişirken, uzun oyuncu sıkıntımız vardı. Şimdi ise skorer oyuncu anlamında, İbrahim Kutluay’dan sonra seni, Ömer Onan’ı ve Serkan Erdoğan’ı sayabiliriz. Bu jenerasyonun en önemli oyuncularından biri olarak bu duruma nasıl bakıyorsunuz?

Evet o dönemde bir uzun oyuncu sıkıntısı vardı. Şimdi yeni jenerasyonda Ömer, Oğuz, Enes, Semih gibi çok önemli oyuncular yetişti. 2 numarada da şuanki mevcut oyuncular içinde Ömer Onan milli takımın önemli oyuncularından, Sinan Güler’de o mevkiyi kapatmaya çalışıyor. Ama iki numarada dediğiniz gibi görünen bir sıkıntı var. Yalnız aşağıdan o kadar önemli oyuncular yetişiyor ki; bence hiç bir zaman Türkiye milli takımı hiç bir mevkii de sıkıntı çekmesi mümkün görünmüyor. Çok kaliteli altyapılardan ciddi oyuncular yetişiyor ve eminim ki gelecek yıllarda skorer oyuncu anlamında önemli yıldızlar çıkacaktır.