Advertisement

Büyük Britanya 61 Türkiye 90 (Bunun Adı Yenmek Değil, Ezmek!)

2011 Avrupa Şampiyonası'nın ikinci gününde Büyük Britanya ile karşılaşan takımımız rakibini adeta ezerek rahat bir galibiyet elde etti. Baştan sona kadar savunma disiplinini kaybetmeyen ve çok iyi top dolaştıran 12 Dev Adam, izleyenlere hem güzel bir basketbol şöleni seyrettirdi hem de ikinci maçında ikinci galibiyetini elde etti.

Takımımız birinci periyoda müthiş başladı. Hem hücumda hem de savunmada maksimum performans gösterdi. Hidayet'in erkenden aldığı iki faul belki bir "of" çektirtse de onun yerine oyuna dahil olan Emir Preldzic Bodiroga tadında süper bir basketbol resitali gösterdi bizlere. İlk çeyrekte çok iyi top dolaştırarak doğru adamı bulduk, boş pozsiyonlarda isabetli atışlar kaydettik. Yanlış saymadıysam henüz ilk çeyrekte 5 tane üçlük gönderdik Britanya potasına. Hepsi de doğru atışlardı. Ömer Aşık'ın boyalı alandaki varlığı ile ribaundlarda avantaj elde ettik. Aldığımız hücum ribaundları ile ikinci hatta üçüncü kez hücum yapma şansı yakaladık. Saf bir oyun kurucusu olmayan Büyük Britanya ise NBA yıldızı Luol Deng ile skor üretme isteğindeydi ancak ilk bölümde takım olarak Britanya'yı sahadan sildik. İlk 6 dakikada sadece 3 sayı atabilen Büyük Britanya, bu sayıları serbest atıştan, Deng'in ellerinden buldu. 13-3 lehimize gelişen skor sonrası mola almak zorunda kalan Büyük Britanya, çeyrek bitiminde 10 sayıda kaldı. Takımımız ise çeyrekte attığı 22 sayının 15'ini üçlük çizgisinin gerisinden buldu.

İkinci çeyreğin ilk üç dakikası itibariyle oyuna giren 7 oyuncumuz da sayıyla tanışmıştı. Zaten bu istatistik de topu çok iyi dolaştırdığımızı ve doğru oyuncuyu topla buluşturduğumuzun göstergesi. İlk on dakikada çok yorulan Ömer Aşık'ın yerine ikinci periyotta oyuna giren Enes Kanter de tıpkı Portekiz maçında olduğu gibi boyalı alanı iyi kullandı, etkili post up'lar ile sayılar üretti. 19 yaşındaki oyuncu serbest atışların hiç birini kaçırmadı. Yanılmıyorsam 4'te 4 ile oynadı ikinci çeyrekte. Büyük Britanya'nın akmayan hücumu, Preldzic ve Hidayet'in oyunda oldukları zaman Deng'e iyi savunma yapması, Britanya'da başka bir skorerin sahne alamaması işimizi daha da kolaylaştırdı. Orhun Ene çabucak açılan sayı farkından yararlanarak oyuncularımızı sık sık dinlendirme imkanı buldu. Emir ile Hidayet'i, Ömer Aşık ile Enes'i, Kerem Tunçeri ile Ender'i doğru zamanlamalarla değiştirerek ilerleyen periyotlar için diri tuttu. Büyük Britanya adam adama savunmada takımımızı savunamayınca zone (alan) savunması denedi kısa bir süre. Bu savunmayı da delip geçmeyi başardık. Türkiye soyunma odasına 44-26 önde gitti.

İlk yarı sonunda Britanya'nın atmış olduğu 26 sayının 13'ü -yarısı- Luol Deng'e aitti. NBA yıldızına her ne kadar iyi savunma yapsak da yaptırdığı faullerden oldukça iyi faydalandı. Devre sonunda ribaundlardaki 25-15'lik üstünlüğümüz önemli bir veri idi.

Savunmadaki sertliğimiz ve disiplinimizden ödün vermeyerek, hücumda akıcılıkla ve doğru işlerle başlayıp bitirdiğimiz ikinci yarıda da ilk yarıdan farklı bir görüntü yoktu. Britanya elindeki mevcut kadroyla yapabileceğini yaptı. Luol Deng ile kafa tutmaları imkansızdı, olmadı. Takımımızda sevindirici noktalardan en mühimi, kenardan gelen, oyundan çıkan her oyuncunun maksimum verimi vermesi ve oyundaki akıcılığımızı etkilememesiydi. Portekiz maçında olduğu gibi tüm oyuncularımız sayı katkısı verdi. 90 sayı attığımız bugünde takımımızın en skorer oyuncuları 15 sayıyla Emir Preldzic ve 14 sayıyla Ömer Onan. Demek istediğim, 25-30 sayı atan oyuncumuzun olmaması güzel bir şey. Bu ne kadar iyi takım olabileceğimizin bir kanıtı.

Ayrı bir parantez de Emir Preldzic'e açmak gerekiyor. Bugün Bodiroga'yı seyrettik sanki. Hücumları bu kadar mı güzel okur bir oyuncu? Ve sanki 40 yıldır Türkiye forması giymiş gibiydi Emir. Hiç yabancılık çekmemiş gibi. Kısa sürede takıma bu kadar ayak uydurması ve ciddi anlamda katkı sağlaması çok çok sevindirici. 15 sayı - 6 asist - 4 ribaundla sahanın en iyisiydi Emir.

Takım olarak ribaundlarda 41-32; asistlerde ise 24-5 ile ezici bir üstünlük kurarak 2'de 2 yapmış olduk böylece. Kazanmamız gereken iki maçı kazandık. Yarınki sınavımız takımın büyük maçlarda ne yapabileceğini ve nereye kadar gidebileceğimizi gösterecek cinsten önemli maç. Rakip ev sahibi Litvanya. Kolay olmayacak. Ama ilk iki günkü basketbolu Litvanya'ya karşı da oynarsak galibiyet alacağımızı düşünüyorum.

BÜYÜK BRİTANYA (61): Ogooluwa Adegboye 2, Andrew Lawrence (1 asist), Mike Lenzly 3 (1 ribaund), Devon Van Oostrum 4 (3 ribaund- 2 asist), Andrew Sullivan 3 (2 ribaund), Luol Deng 22 (8 ribaund), Joel Freeland 7 (4 ribaund), Nate Reinking 6 (2 ribaund- asist), Daniel Clark (1 ribaund), Eric Boateng 4 (7 ribaund-1 asist), Kyle Johnson 10 (3 ribaund)

TÜRKİYE (90): Cenk Akyol 6 (2 ribaund-2 asist), Sinan Güler 2 (1 asist), Emir Preldzic 15 (4 ribaund-6 asist), Ömer Onan 14 (4 ribaund- 2 asist), Ersan İlyasova 4 (1 ribaund), İzzet Türkyılmaz 2 (3 ribaund), Kerem Tunçeri 5 (2 ribaund- 3 asist), Oğuz Savaş 12 (3 ribaund-1 asist), Ömer Aşık 7 (9 ribaund), Ender Arslan 5 (2 ribaund), Enes Kanter 11 (5 ribaund), Hidayet Türkoğlu 7 (2 ribaund-3 asist),

1.PERİYOT: 10-22
2.PERİYOT: 16-22
3.PERİYOT: 17-20
4.PERİYOT: 18-26

Detaylı istatistikler için tıklayınız.
Büyük Britanya 61 Türkiye 90 (Bunun Adı Yenmek Değil, Ezmek!) Büyük Britanya 61 Türkiye 90 (Bunun Adı Yenmek Değil, Ezmek!) Reviewed by Adsız on 19:31 Rating: 5

Hiç yorum yok:

Soru-Cevap-Bilgi

Blogger tarafından desteklenmektedir.