Advertisement

Oradaydım: Oyak Renault-Antalya BŞB.

YA HAKEMLER OLMASAYDI?

Dün yine aldık başımızı maça gittik arkadaşla.. Oyak- Antalya maçı..

Direkt konuya girmek istiyorum.. Maç hep dengeli gitti.. Uzun süredir bu kadar kötü Antalya BŞB. görüyorum. Orhun Ene'nin öğrencileri dün beklediğimden çok çok kötüydüler.. Oyak adına ise söyleyeceklerim maalesef vahim..

Maç dengeli başladı.. Oyak özellikle Joseph Jones ve Stiemsma'yı pota altında buluşturmak için çaba sarfetti; Antalya ise post-up lar ile etkili olmaya çalıştı.

2. çeyrekte maçın ilerleyen dakikalarına kuşkusuz büyük bir etki yaptı Evren Büker'in sakatlığı.. Bir fast break sonucu bileği burkuldu veya döndü; acılar içinde yerde kaldı ve bir daha dönemedi. Bu sakatlığın Oyak'a iş açacağını biliyordum. Onun yerine oyuna dahil edilen Alper olsun, Tufan olsun pek varlık gösteremediler.. Kısa bir not; bıgün Ahmet Ali Erdoğan, Evren'in sakatlanmasından sonra çok iyi oynadı. Maçın son bölümlerinde 2 kritik üçlük soktu.

3. çeyreğin sonlarına doğru Oyak farkı 5'e kadar yükseltti ki (bu maçın en farklı skoru) biz dahilt tribünleri de havaya soktu ancak; Nedim Yücel'in ve Ersin Görkem'in kritik sayıları ile fark yeniden tükendi.

Son periyotta ve uzatmalarda söylenecek o kadar şey var kii... Hakem üçlüsünün Antalya lehine verdiği kritik toplar, seyircinin çıldırması, hele hele Yücel Hoca'nın hareketleri.. Bir insanda bu kadar kazanma hırsı olamaz.. Parkelerden çıkardı sinirini.. Neyseki teknik faul falan yemedi.. Ufak dokunuşlara bile Antalya lehine faul çalan hakem üçlüsü, Alex'e tekme tokat gelişen pozisyonları es geçince maçın son dakikaları hayli ateşli geçti.. Yanımızdaki basketbolseverler "Doğan Hakyemez burda diye mi aslan kesildiniz?" diye bağırırken hak verdim.. Öyle böyle maç uzadı, 5 dakika daha bu heyecanın tadına vardık.

Son 5 dakikada Evren'in yoksunluğu, Joseph'in yoruluşu, diğer taraftan dinlenmiş bir biçimde gelen Bernard King'in sayıları, Can Akın ve Ersin Görkem'in güzel servisleri.. Maçı biraz Antalya'ya çevirmiş olsa da; unutulan tek adam vardı: Alex Gordon.. Küçük ama büyük yürekli bu adam; içeri drive edip faul aldı; 3lük attı, asist yaptı.. Herşeyi yaptı inanın.. Maçın son saniyelerinde o inanılmaz üçlüğü, Antalya BŞB. benchinin önünden.. Bana kalırsa 3'lüktü; 2'lik saydılar.. Alın size bir hata daha.. Bariz.. Son 11 saniyede 1 sayı Oyak önde, Orhun Hoca "Mola" yı aldı; ah Yücel Hoca keşke faul yaptırsaydın diyeceğim şimdi.. Son 1 saniye ve top King'in elinde.. Saç modeli ve tarzıyla tam bir Iverson olmuş; top sürüşünden belli ki birebir oynayacak içeri daldı; uzun adamların arasından topu kaçırdı ve o anda tüm tribünler yıkıldı..

Eh be Yücel Hocam; 11 saniyen var. Yap faul adam 2 serbest atış atsın. Kaldı ki King'in o kadar iyi serbest atıcı olduğuna da inanmıyorum, maç esnasında da kaçırmıştı.. Diyelim 2'sini de soktu.. Daha sana 9-10 saniye kalacak hocam.. E bi de mola alsan; orta sahadasın. Elinde Alex Gordon gibi müthiş bir delici, üstüne kaliteli bir şutör Alper.. Pota altında babalar gibi Joseph Jones.. Niye böyle oldu baba niye? Biz bıktık son saniyelerde kaybetmekten; böylesine savaşan bir takım bunu haketmiyor, Alex bunu haketmiyor, daha niceleri bunu haketmiyor.. TBL'de en beğendiğim hocaların başında geliyorsun, yine de her yaptığın benim için müthiş bir sanat.. Belki de takımına çok güvendin; faul yapmadan iyi savunma yapmayı düşündün.. Tabii ki bu da var basketbolumuzun içinde.. Sonuçta her hata senin değildir hoca, bizlerin bile vardır belki bu maçın kaybedilmesinde hatamız...
Oradaydım: Oyak Renault-Antalya BŞB. Oradaydım: Oyak Renault-Antalya BŞB. Reviewed by Adsız on 12:01 Rating: 5

Hiç yorum yok:

Soru-Cevap-Bilgi

Blogger tarafından desteklenmektedir.