Efes Pilsen: 88-78: M.Siena

Ben uzun zamandır böyle bir Efes Pilsen seyretmemiştim. Savunma motivasyonunu neredeyse hiç kaybetmedik, daha çok şaşırtan performans hücumda akıcı oynayarak rahat sayılar bulmamız oldu. Ataman, rotasyonu iyi kullandı. Siena'yı yanımıza bile yaklaştırmadık. Maça 8-2'lik seri ile başladık. Karşılıklı basketlerle durum 13-8 olurken Kaya 8 sayıya ulaşmıştı bile. Siena'da Sato dışında varlık gösteren olmadı. Hücumda rahat sayılar bularak skoru 18-9'a getirdik. Bu arada Domercant'ın serbest atışlardaki performansı neymiş öyle yahu? Neyse ki bugün kaçırdı yüzdesini bozduk. :) Gerçi abisi vardı salonda o konuda ondan üstün: Rakocevic. İlk çeyreği 27-17'lik skorla önde geçtik.

İkinci periyotta 3 dakikada karşılıklı basketler buldu iki takım. Siena başkanı olayı abartıp sahaya girdi bu bölümde. Her horoz kendi çöplüğünde öter ama bu horoz da değil, öküz. Maç konsantrasyonumuzun bozulmasından korktum açıkçası, oyun durdu çünkü. Genelde korktuğum başıma gelir ama bu sefer olmadı. :) Süre gittikçe fark da açılıyordu. Ergin Ataman, Nachbar ve Santiago'yu kullandı çeyreğin sonlarına doğru. Pardon Santiago'yu kullanamadı. Tecrübeli oyuncu üst üste 2 hücumda, rakibine faul yapınca benche döndü. Rakibimiz karşısında seri yakalayarak durumu 55-39'a getirdik.

Üçüncü çeyrekte Siena coachunun hamleleri işe yaramadı. Charles Smith, Kerem Tunçeri gibi tecrübeli oyuncularımızla oyunu forse ettik iyice. Siena bu kadar iyi Efes beklemiyordu şüphesiz. Her geçen dakika rakibi bozduk ve farkı açmaya başladık. Son çeyreğe girerken skorboardda 67-52'lik üstünlüğümüz belirdi.

Son çeyrekte rakip teslim bayrağını açtı. Daha doğrusu Efes'in buradan maç vereceğine kimse inanmıyordu Siena'lılar dahil. Fark 20'lerde dolaşırken çoğu zaman olduğu gibi rehavet boy gösterdi takımda. Nur Germen'in zırt pırt "minimum 15 sayı fark" düşüncesi kaybolup gitti bir anda. Takımların faul haklarını doldurmalarıyla karşılıklı serbest atışlarla geçti son bölüm. Fark 10 sayı civarlarına kadar indi. Hele Siena serbest atışlarından sonra ribaunları rakibe hediye etmemiz hakikaten sinir bozucu bir olay idi. Ergin Ataman da zaten Kasun'a kızıp kenara aldı onu. Farkın kapanması biraz da buna bağlı.

Terimizin son damlasına kadar hakettiğimiz bir maçı, rahat kazandık. Belki fark daha fazla olabilirdi ama buna da şükür. Zira herşeyden önce galibiyetti önemli olan. Maçtan evvel 10 sayıyla yenmek mi, 1 sayıyla yenmek mi daha olası gibi bir soru sorulsa hemen ikinci şıkkı söyleriz. Çünkü maçın kafa kafaya gideceği ve son toplara kalacağını düşünüyordu çoğu kimse. Bir başka deyişle Efes Pilsen'in Real Madrid maçındaki havasını buraya yansıtamayacağını düşünüyorduk. Güzel bir geceydi, güzel başladı, güzel bitti. Efes Pilsen malzemecisinden koçuna kadar, salonu dolduran ve Efes'e desteğini esirgemeyen genç-yaşlı tüm seyircilere ve tabii ki maç boyunca savaşan takıma teşekkürler...

EFES PİLSEN (88): Mario Kasun 17 (9 ribaund), Charales Smith 11 (2 ribaund, 4 asist), Igor Rakocevic 8 (1 ribaund, 4 asist), Preston Shumpert 9 (3 ribaund, 1 asist), Kerem Tunçeri 5 (1 ribaund, 3 asist), Bootsy Thornton 7 (6 ribaund, 3 asist), Kaya Peker 13 (5 ribaund, 3 asist), Bostjan Nachbar 6 (3 ribaund, 1 asist), Ermal Kurtoğlu 8 (6 ribaund, 1 asist), Bojan Popovic 4 (3 ribaund, 2 asist), Daniel Santiago,

MONTEPASCHİ SİENA (78): Henry Domercant 6 (1 asist), Terrell McIntyre 12 (2 ribaund, 2 asist), Nikos Zisis 6 (3 ribaund, 1 asist), Benjamin Eze 3 (3 ribaund), Romain Sato 19 (10 ribaund, 3 asist), Ksistof Lavrinovic 6 (2 ribaund, 1 asist), Tomas Ress 3 (1 ribaund), Shaun Stonerook 11 (4 ribaund, 1 asist), David Hawkins 12 (2 ribaund, 2 asist)

1.PERİYOT: 27-17
2.PERİYOT: 18-17
3.PERİYOT: 22-18
4.PERİYOT: 21-26